top of page

Aktif Okumanın Sırrı

  • Yazarın fotoğrafı: Yıldırım Abdullah Dönmez
    Yıldırım Abdullah Dönmez
  • 2 gün önce
  • 2 dakikada okunur

🎯 Aktif Okumanın Sırrı: Bir Metni Pasif Tüketmekten Nasıl Kaçınılır?


Kaç kez bir paragrafı bitirip, "Ne okudum ben şimdi?" diye kendinize sordunuz? Gözleriniz satırlar boyunca kayar, kelimeler zihninize ulaşır, ancak ne anlam ne de bilgi kalıcı olarak yerleşir. İşte bu, pasif okumanın sonucudur. Pasif okuma, metni bir televizyon programı izler gibi tüketmekten ibarettir.

Oysa aktif okuma, metinle diyalog kurmak, ona meydan okumak ve onu zihninizin bir parçası haline getirmektir. Aktif okuyucular, metni sadece anlamakla kalmaz, aynı zamanda o bilgiyi saklar ve kullanırlar. Okuduğunu anlamada kalıcı başarı, bu temel geçişte yatar.

Bu yazıda pasif bir tüketiciden bilgiyi yöneten aktif bir öğrenciye dönüşmenizi sağlayacak üç temel aktif okuma tekniğini inceleyeceğiz.


1. Soru Sorarak Başlayın


Aktif okumanın ilk kuralı, metne bir dedektif gibi yaklaşmaktır.

  • Ön İzleme: Okumaya başlamadan önce, metnin başlıklarını, alt başlıklarını, kalın yazılmış kelimelerini ve varsa özetini hızla tarayın. Metnin haritasını çıkarın.

  • Soruya Dönüştürme: Bu başlıkları okurken, onları hemen sorulara dönüştürün. Örneğin, "Tarihsel Bağlam" alt başlığı varsa, zihninize "Yazar bu başlık altında hangi tarihsel olayı anlatacak?" diye sorun.

  • Fayda: Beyniniz soru sorulduğunda cevap arama moduna geçer. Bu sayede odaklanma (birinci yazımızdaki konu) ve üstbiliş (ikinci yazımızdaki konu) otomatik olarak artar.


2. Altını Çizmek Yerine Not Alın


Pasif okuyucular her şeyi çizer, aktif okuyucular sadece en önemli bilgiyi damıtır.

  • Marjinal Notlar: Metnin kenarlarına sadece ana fikirleri, kendi kelimelerinizle özetleyen kısa notlar yazın. Bir paragrafı okuduktan sonra o paragrafın özünü 3-5 kelimeyle kenara not edin.

  • Sadece Ana Fikir: Altını çizme eylemini sadece tek bir cümle veya anahtar bir terim ile sınırlayın. Tüm paragrafın altını çizmek, zihninize hiçbir şeyin önemli olmadığını söyler.

  • Tepki Verme: Okurken yazarın iddiasına katılmıyorsanız kenara bir ünlem işareti, bir soru işareti veya "NEDEN?" gibi bir tepki notu bırakın. Bu, metinle diyalog kurduğunuz anlamına gelir.


3. Okuma Sonunda Anlatın ve Özetleyin (Recite & Review)


Bilginin kalıcı hale gelmesi okuma eyleminin bitiminden sonra gerçekleşir.

  • Geri Çağırma: Okuduğunuz bölümü kapatın ve bir arkadaşınıza veya hayali birine anlatır gibi yüksek sesle özetlemeye çalışın. Eğer kendi kelimelerinizle açıklayamıyorsanız bilgi kalıcı belleğe tam olarak aktarılmamıştır.

  • Kendi Kendini Test Etme: Metni okurken hazırladığınız soruları (adım 1) tekrar açın ve metne bakmadan cevaplamaya çalışın.

  • Fayda: Bu geri çağırma pratiği beyninizi bilgiyi bulmaya ve yeniden yapılandırmaya zorlar. Bu zorlama, bilginin uzun süreli hafızaya yerleşmesini sağlar.



Aktif okuma, bir metnin içinden geçmek değil, metni zihninizde yeniden yaratmak demektir. Soru sorarak, marjinal notlar alarak ve en sonunda kendi kendinize anlatarak okumayı bilinçli bir öğrenme sürecine dönüştürebilirsiniz. Pasif okuma size kısa süreli bir rahatlama verirken aktif okuma size kalıcı bir anlama gücü kazandırır.

Harekete Geçin: Bir sonraki okuma seansınızda sayfanın kenarına ilk notunuzu ne zaman alacaksınız?


Eğitim Bağlantısı: Aktif okuma ve üstbiliş gibi zihinsel altyapı güçlendiricilerle birlikte, mantık hatalarını tanıma ve paragraf soru tiplerine karşı doğru stratejileri uygulama konularını içeren Anlamın Mimarisi: Paragraf ve Okuduğunu Anlama eğitimimizle okuma becerinizi mimari bir yaklaşımla inşa edin!


Şu sayfadan eğitim için indirimli bağlantıya ulaşabilirsiniz:



Son Yazılar

Hepsini Gör
Türkçenin Zenginliği: Eş Anlamlılık

Türkçenin Zenginliği: Aynı Anlamı Veren Farklı Kelimeler ve İfadeler (Eş anlamlılık) ve Paragraftaki Rolü Türkçe, zengin bir kelime hazinesine sahiptir ve bu zenginlik aynı anlamı veya çok yakın anlam

 
 
 

Yorumlar


bottom of page